TÜRKİYE İŞÇİ KÖYLÜ PARTİSİ 4. OLAĞAN KONGRESİ TOPLANDI

Türkiye İşçi Köylü Partisi 4. Olağan Kongresi  27 Şubat 2020 tarihinde Ankara’da toplandı. Toplantıda Türkiye’nin ağırlaşan sorunları konuşuldu.

Suriye’de yaşanan gelişmelerin yoğun olarak tartışıldığı konrede başkanlık kurulunun kongreye sunduğu aşağıdaki bildirisi oybirliği ile benimsendi ve kabul edildi.

UYARIYORUZ

Türk ordusunun Rusya ve  Suriye ordusuyla savaşması ülkemiz ve bölgemiz için tam bir felakettir.

Rusya ve Suriye ordusunun teröristleri temizlemesi Türkiye’nin yararınadır.

TSK'yi teröristlere kalkan yapmak büyük bir hatadır.
Suriye ve Rusya ile savaşa girilmesi en çok ABD ve İsrail’i sevindirir.

ABD ve NATO’dan destek istemekle FETÖ’den destek istenmesi arasında hiç bir fark yoktur.

İdlib’de Rusya ve İran’la müzakere yaparsanız Suriye sorununu çözer ve kazanırsınız.

İdlib’de Suriye ve Rusya’ya karşı savaşır ve kaybederseniz kukla Kürt devletine komşu olursunuz

Şam yönetimini düşman ilan etmek ABD’nin Suriye işgaline ve 2. İsrail planına hizmet etmektir.
Türkiye terör örgütlerini desteklemekten ve onları silahlandırmaktan vazgeçmelidir.
Türkiye İran ve Rusya ile işbirliğini sürdürmeli ve geliştirmelidir.
Türkiye, Suriye devletinin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermelidir.
ABD, İsrail ve teröristlere karşı Rusya, İran ve Şam yönetimiyle işbirliği yapılmalıdır.

TEHDİDİN KAYNAĞI VE MERKEZİ GÖREVİMİZ

Saflaşma
Ortadoğu saflaşmasında;
Rusya, Çin, İran, Suriye ve Lübnan bir tarafta.
ABD, İsrail, S. Arabistan, Katar, AB bir tarafta.
PKK/PYD, IŞİD ve İdlib’de yığınak yapan başta HTŞ olmak üzere cihatçı terör örgütleri Kürt koridorunun açılması için ABD’nin paralı askeri konumundalar.

Türkiye’ye gelince; özellikle İdlib ısrarı, bazı çevrelerin ileri sürdüğü gibi öngörüsüzlüğünden kaynaklanmıyor. Bu bilinçli tercih stratejisinin bir parçasıdır. Erdoğan zaman zaman Rusya ile işbirliği yapsa da gerçekte ABD’nin müttefiki ve çizilen dairenin dışına çıkamıyor.

ABD ile birlikte Şam yönetimini hedef alıyor.

Mücadelenin merkezine İdlib’i koyuyor.

Taktik olarak istediğiniz kadar başarılar elde edin stratejide yapılan hatanın telafisi yoktur.

Eninde sonunda yenilgiye götürür.

ABD İşbirlikçiliği İç ve Dış Cepheyi Parçalıyor
Erdoğan;
Ekonomide 12 Eylül’den bu yana devam eden Neoliberal politikaları ısrarla sürdürerek;
Borcu borçla kapatarak;
Ülke kaynaklarını çarçur ederek;
İsraf, lüks ve saltanata olan düşkünlüğünü sürdürerek;
Atatürk ve laiklik karşıtı ihvancı ideolojik çizgisinden geri adım atmayarak;
İç cephenin çökertilmesine hizmet ediyor.
Esad düşmanlığını sürdürerek;
Cihatçı teröristlere her türlü desteği vererek;
Ukrayna ile işbirliği başlatarak;
Katar ile ittifak kurarak.
İsrail ile doğalgaz anlaşması yaparak;                                                                                         

İdlib’de ABD ve NATO’ya “İmdat” çağrıları yaparak
ABD ile stratejik ortaklığını sürdürerek;
Dış cephenin parçalanmasına hizmet ediyor.

Tehdidin Kaynağı

Tehdidin kaynağını doğru saptamak hayatî önemdedir.
Türkiye’ye yönelik tehdidin esas kaynağı Amerikan emperyalizmidir.
Ülkemize yönelik iç ve dış tehditler iç içe geçmiştir:
ABD’nin PKK/PYD ile ülkenin bütünlüğüne yönelik saldırısını Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Ege Denizi ve adalardan yönelttiği saldırı izlemektedir.
Yine; ABD’nin 12 Eylül darbesiyle ekonomide başlattığı neo-liberal politikalar  iç tehdit kapsamındadır.

Merkezi Görevimiz
Merkezi görevimiz, emperyalizme karşı anti-emperyalist cepheyi kurmak, ülkemize yönelik iç ve dış tehditlere karşı hazırlıklı olmaktır.
Dostlarımızı ve düşmanlarımızı bu tehdide göre saptıyoruz.
İttifaklarımızı, birleşeceğimiz ya da en azından tarafsızlaştıracağımız güçleri, bu tehdide bağlı olarak ele alıyor ve değerlendiriyoruz.
Siyasi, ekonomik, askeri, psikolojik tedbirlerimizi bu tehdide göre geliştireceğiz.

Türkiye Halkı Direnecektir

Halkımıza güveniyoruz.

Ulusal uyanışlar başlamıştır. Uyuyan dev uyanıyor

Sorunların üstesinden geleceğimize inanıyoruz.

Türkiye ABD ve İsrail’in tuzağına gelmeyecektir.

Hedefimiz Amerikan emperyalizmi ve piyonlarıdır.

Halkımızı Amerika ve İsrail saldırısına karşı uyanık olmaya davet ediyoruz.
İşbirlikçilik varsa yurtseverlik de olacaktır.
Yeter ki;  halka gidelim..
Anti-emperyalist Cepheyi örgütlemek için seferber olalım.