AYDINLIKTAN KARANLIĞA YOLUN SONU

AYDINLIKTAN KARANLIĞA YOLUN SONU

Aydınlık’tan Karanlığa Yolun Sonu

Öncü Gençlik Genel Başkanı (Tek Genel Başkan Adayı) Ferdi Tanhan’ın dün Aydınlık internet sitesinde yayınlanan ‘’Vatan Partisi’nin Safları Çelikleşti’’ başlıklı yazısı, Türkiye gençlik hareketine damgasını vurmuş Öncü Gençlik’in ne hale getirilmeye çalışıldığının en açık kanıtıdır.

Yazıdan hakaretleri, alışılmış mantık safsatalarını ve çarpıtmacılığı çıkarttığımızda yalnızca noktalama işaretleri kalıyor. Yine de bu çarpıtmaları ele almak görevimizdir.

 

“Partimizin ideolojik birikimi, programı, öncü parti geleneği, örgütlenme çizgisi, doğru eylem ilkeleri çalışma tarzı, Türkiye’nin büyük devrimci mirası temelinde 1968 sonrasındaki iki çizgi mücadelelerinde gelişmiştir.”

Ferdi Tanhan’ın bu dediklerinde hiçbir yanlış yoktur. Bununla birlikte Ferdi Tanhan’ın da iki çizgi mücadelesine dair bir fikri yoktur. Parti içerisinde de varlık gösteren bu iki çizgi mücadelesinin teorik altyapısı gereği sağlıklı bir biçimde ortaya çıkması ve çizgilerin mücadele edebilmesi için gerekli temel unsurları es geçen Ferdi Tanhan’a soruyoruz,

Farklı görüşleri savunan bir parti üyesinin –ki bu parti üyesi Aydınlık hareketinin en eski kadrolarındandır- parti televizyonlarına çıkmasını, parti gazetelerinde yazmasını ve parti toplantılarına katılmasını hiçbir kurul kararı olmadan, Genel Başkanın keyfi tavrıyla yasaklamak iki çizgi mücadelesinin neresindedir?

         Kadrolara Açıkça Yalan Söyleniyor

‘’Partimiz televizyon ekranlarından devlet bürokrasisine, esnaf ve çiftçilerden emekçi kesimlere toplumun her kesiminin içine derinlemesine kökler salar ve büyürken Mehmet Bedri Gültekin “partinin küçüldüğünü” iddia ediyordu.’’

Ferdi Tanhan’ın burada ‘’devlet bürokrasisi’’ diye kastettiği şey Ak Parti merkez kadrosuysa diyecek hiçbir şey yoktur. Evet, Parti Ak Parti merkez kadrolarının gözünde bir cennet haline gelmiştir. Tanhan’ın televizyon ekranı da havuz medyasının Antikomünizm ve Amerikancılık bakımından en uç noktası olan Akit TV ise –ki kendisi de burada programlara çıkmaktadır.- yine diyecek hiçbir şey yoktur. Gayet doğru ifadelerdir. Ancak Tanhan’ın ifadesinde geçen ‘’partinin esnaf, çiftçi ve emekçi kesimlere kök salması ve büyümesi’’ ifadesi tam bir çarpıtma ve yalandır.

Vatan Partisi’nin bugün işçi direnişlerinde neredeyse hiçbir esamesi okunmazken, sendikalar birer birer sahte sola kaptırılırken Tanhan ‘’Partimiz emekçi kesim içinde büyüyor’’ tipi ifadelerle komik duruma düşmektedir.

‘’Başarı ölçütlerimiz somutlaşmalıdır’’ diyen Aydınlıkçı Önder Hasan Yalçın’ı dinleyip duruma şöyle bir bakmak bu komik durumu özetleyecektir.

Vatan Partisi’nin 2017 Nisan’ında toplam üyesi 27.140 kişidir

2020 Kasım’ında ise toplam üyesi 19.273 kişidir.

Vatan Partisi %30 küçülmüştür.

Resmi kayıtlara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı sitesinden ulaşabilirsiniz.

Öncü Gençlik Genel Sekreteri Sezer Özseven de dün Twitter’dan yaptığı paylaşımda 4 fotoğraf paylaşıp ‘’Vatan Partisi Büyüyor’’ tipi bir açıklama yazmıştı. Paylaşılan 4 fotoğrafın 3’ü 2-3 yıl kadar eski ve bu fotoğraflardaki Öncü Gençlik üyesi arkadaşların çoğu istifa etmiş durumda. 4.fotoğraf ise Öncü Gençlik değil Türkiye Liseliler Birliği’ne ait.

Tanhan Devam Ediyor

‘’Her savaş böyledir. Korkakların gözleri cepheden firar edenleri görmektedir. Çünkü kaçmak için bahaneye ihtiyaçları vardır. Cesurların gözleri siperden fırlayanların üzerindedir. Çünkü taarruza kalkmak için hazırlanmaktadırlar. Vatan Partisine katılan binlerce insanı görmeyenlerin gözlerinde sorun yok, onlara gözlük gerekmiyor. Onlara yürek gerek ancak yüreklik diye bir alet yok.’’

 

Yukarıdaki somut verileri incelediğimizde Ferdi Tanhan’ın bahsettiği ‘’Vatan Partisi’ne katılan binlerce insanı görmeyenlerin gözlerinde sorun yok,’’ ifadesi epey anlam kazanıyor. Bununla birlikte bu verilere baktığımızda Ferdi Tanhan hala ‘’Vatan Partisi’ne binlerce insan katılıyor’’ diyorsa bu noktada tüm Öncü Gençlik üyesi devrimci yurtseverler Tanhan’ın samimiyetini sorgulamalı, Tanhan da kendi samimiyetine inanıyorsa göz doktoruna gitme vakti gelmiş olmalıdır.

Ferdi Tanhan yazısını şöyle bitiriyor,

‘’Son zamanlarda ayrılan bazı isimlerin “partisiz Aydınlıkçılık” taslamaları da muhalif kalma hastalığının son aşamadır. Her şeye muhalif olan en sonunda mutluluğu ÖNCÜ PARTİ’den ayrılmakta bulmaktadır’’

Mehmet Bedri Gültekin son aylardaki yazılarında sık sık partisiz devrimcilik olmaz derken, geçen günkü istifa açıklamasının sonunda da örgütlü devrimcilikten bahsedip ‘’Tam bağımsız ve gerçekten demokratik Türkiye’’ mücadelesini sürdüreceğini söylerken Tanhan’ın Bedri beyi örgütsüzlükle suçlaması tam bir fiyaskodur. Tanhan açık bir şekilde topluma yalan söylemektedir.

Batan Gemide İlk Onlar Boğulacak

Vatan Partisi’nin yürüttüğü AKP ile birlikte iktidar olma siyasetinin, gün geldiğinde beslenip büyüyen AKP’nin Vatan Partisi’ni yanından atmasıyla son bulacağını görmek zor değildir. Amerikan emperyalizmi tarafından bizzat o koltuklara oturtulanlarla kol kola girilerek yürütülen samimiyetsiz siyaset, memleketi borç batağında bırakıp babaları, anneleri geçim sıkıntısından intihara sürükleyen çürümüş siyaset, işçi sınıfının onurlu yürüyüş ve eylemlerini karşısına devletin kolluk kuvvetlerini diken emek düşmanı siyaset, devletin FETÖ’den boşalan koltuklarını Menzilcilerle, İsmailağacılarla vb. gerici cemaatlerle dolduran dinci siyaset: işte Vatan Partisi’nin birlikte iktidar olmayı hedeflediği ve birleşmekten çekinmediği siyasetler bunlardır. Bu gemi, içerisindeki siyasetlerle beraber batmaya mahkumdur ve batan gemide ilk boğulacak olanlar Aydınlık geleneğini bir avuç AKP’li için yok edenler olacaktır.

ONUR ŞAHİN