PKK kendini feshetti. Devrimci bir süreç başladı. Kısır tartışmalar yerine. Bu tarihi fırsatı değerlendirelim ve devrimi ilerletmenin mücadelesini verelim. Tartışmalarımızı bu konuda yoğunlaştırmalıyız.

İki ay kadar önce yapılan İl danışma toplantısında gördüğüm  rüyayı anlatmıştım ve şunları söylemiştim:

“ Büyük bir salonda DEM partililerle bir panel düzenliyoruz. Bu panele partimizin yetkilileri, PKK’nın ileri gelenleri ve önemli şahsiyetler konuşmacı olarak katılıyor. Büyük bir birleşme kurultayı düzenliyoruz ve iktidara yürüyoruz.” Demiştim.

Evet; bu süreç partimizin önüne iktidar olma fırsatı yarattı. Bu fırsatı değerlendirmek için partimiz önderliği canla başla çalışırken İzmir!de kısır tartışmalarla zaman geçirmenin  doğru olmadığını düşünüyorum. Ama yine de tartışmalarla ilgili görüşlerimi birkaç noktada belirtmek istiyorum.

BİRİNCİSİ; Parti üyeleri; öneri ve görüşlerini kongre süreçlerinde ortaya koyarlar. Bu öneriler tüzük ve program maddelerinin değiştirilmesi dahil bütün konuları içerebilir. İdeolojik konular, öneriler v.b. bu kongre sürecinde ortaya konur. Benim de yaptığım, kitap haline getirdiğim görüş ve düşüncelerimi kongre öncesi düzenlenen İl Danışma Kurulu toplantısında ortaya koymak olmuştur. Düşüncelerime katılmadıkları halde bazı arkadaşlarıumızın aldıkları ilkeli tavır doğrudur.

Bir ilçe başkanımız ise; bu tür konuları burada dile getirdiğim için beni “Provakatörlük, bozgunculuk ve partiye ihanetle” itham etti. Devrimci bir parti üyeliğine yakışmayan ağır hakaretlerde bulundu. Bununla da yetinmedi. Konuşmama izin verdiği için il başkanımıza da hakaretlerde bulundu. Aradan günler geçtiği halde aynı tutumunu yeni il başkanımıza karşı da sürdürüyor.

Tartışma yöntemi ile ilgili bir kısım ilçe başkanı arakadaşımızın bu konudaki görüşlerini tekrar gözden geçirmelerini öneriyorum.

İKİNCİSİ; Vatan Partisi’ne üye olurken tüzük ve programını kabul ederek üye oldum. Buna karşın ciddi eleştirilerim olduğunu belirttim. İlk yapılan kurultayda da Karabağlar ilçe başkanlığını üstlendim. Yönetici ve üye arkadaşlarla ahenk içinde çalışıyoruz. Yeni üyeler yapıyoruz. Yeni yaptığımız üç üyeden bir arkadaşımızda imam. Eminim pek çok konuda farklı düşünüyoruz. Bu arkadaşımıza kendi görüşlerimizi dayatmak kadar saçmalık olamaz. Parti’nin programını anlatarak üye yaptık. Süreç içinde devrimcileşecek.

 

TÜZÜK VE PROGRAMLARDA DEĞİLŞİR

Programlarda değişebilir. Nitekim bu programa gelene kadar bazı değişiklikler de yapılmıştır. Tersini düşünmek diyalektik materyalizmle bağdaşmaz. Değişen toplumsal ve siyasi koşullar ve yeni gelişmeler programın da değiştirilmesini dayatabilir. Değişen koşullar yeni programlara ihtiyaç duyabilir. Örneğin; feshedilen PKK ile bütünleşen toplum süreci için kapsamlı yeni bir program pekala yapılabilir. O süreç geldiğinde değişiklik isteyen arkadaşlara “Sen partiye ihanet ediyorsun, defol git” mi diyeceğiz?

Vatan Partililer, fikirlerin ortaya konulmasından korkmazlar. Başlarını omuzlarının üzerinde taşırlar. Hayatın dayattığı gerçekler toplumu birleştirecek ve ileriye götürecekse tıpkı geçmişte yapılan birçok örnekte olduğu gibi yanında yer alırlar.