Tipik iyimserlik hatası

1910 YILINDAN BERİ

Ege adalarında yapılan araştırmalar 1910 yılından beri ağaç halkalarının giderek daraldığına işaret ediyor. Yani 110 yıldır Ege’ye giderek daha az yağmur düşüyor. Ben bu bilgiyi 2002 yılında, buraya yerleştikten sonra edindim, bilseydim farklı bir karar verebilirdim. İlk kez 1963 yılında geldiğim bu yöreye o kadar bağlanmıştım ki, yaşlılığımı Muğla’da geçirmem adeta kaçınılmazdı. Hele de Marmara’nın istilaya uğramasından sonra. Ne var ki hesaplarımı yanlış yapmışım. İnsanda bir iyimserlik sapması her zaman oluyor. Buraya her yıl gelmeye başladığım 1990’larda yağmurlar henüz çok azalmamıştı ve toprak nemli, bitki örtüsü çok daha canlıydı. Ben de iklim krizinin 2025-30 yılları arasında derinleşeceğini, o tarihe kadar önümüzde 30 yıl olduğunu düşündüm, kendimi aldattım. Bu çok sık yapılır. Halbuki 2005’ten sonra azalan yağmurlar birkaç yıl içerisinde kuraklığı fena halde artırdı ve sonuçta günümüzdeki felaketler geldi. Plansız gelişmeler ve inanılmaz akın doğal felaketi insan eliyle ağırlaştırdı. Salgın inşaatları son darbeyi vurdu.

.....

İyimserlik genelde iyidir ama sorunun tespitinde değil, sorunla mücadele etmede yararlı olur. Sorunu tespit ederken en kötümser olasılıkları düşüneceğiz ama mücadelede iyimser olacağız.

Her neyse, artık biz yaşlandık, barutumuzu tükettik, şimdi sadece kendi bahçemize gücümüz zor yetiyor. Yeni sorunların ve yeni koşulların ışığında geleceği kurmak için bakalım gençler ne yapacak. İnşallah bizden daha akıllı olurlar, sayısız kez yaptığımız iyimserlik hatalarına düşmezler.