Koronavirüs salgını döneminde dünyadaki milyarderler servetlerine servet kattılar.

İsviçre bankası UBS'in hazırladığı rapora göre, 2017 sonunda 8,9 trilyon dolar ile zirveye ulaşan bu servet, 2020'de Nisan - Temmuz arası dönemde 10,2 trilyon dolar ile yeni zirveye ulaştı.

2017'de 2158 olan milyarder sayısı ise 2189'a ulaştı.

En büyük servet artışı ise teknoloji, sağlık ve sanayide oldu. Bu sektörlerdeki milyarderlerin serveti yüzde 36 ila 44 arası artış kaydetti.

UBS küresel aile ofisi başkanı Josef Stadler, süper zenginlerin krizden yararlandığını, dünyada hisse senetleri piyasaları çökerken daha fazla şirket hisseleri satın alma "cesareti gösterdiklerini" kaydetti.

Milyonlar yoksullaşırken bir avuç insan dolar milyarderi oluyor, salgına, açlığa rağmen.

2189 dolar milyarderinin bir kaçı da muhtemelen bizdendir.

Askıda ekmek boşuna değil.

Ama dünyanın bir avuç milyarderi henüz farkında değil, bu ahlaksız ve acımasız, kapitalist emperyalist sistem; insanlığın sefaleti üzerinden, artık sürdürülemez.

Bu sistem; gelinen aşamada, dünya nüfusunun önemli bir bölümünü, ekmekle besleyip, savaş alanlarında ya da salgın hastalıklarla yok etmeyi düşünecek kadar, zalim ve soysuzdur.

Tüm dünyada, bu ahlaksız düzene yoğun bir karşı çıkış var.

Ülkemizde, muhalefet parti yöneticilerinin çaresiz, umutsuz ve korkak yaklaşımları ile toplumda yükselen muhalefeti temsil edemedikleri ortadadır.

Her gün yeni bir parti kuruluyor, buna rağmen, toplum gerçek temsilcileri ile buluşamadı, çünkü tüm dünyada, Cogniterya henüz işbaşı yapmadı. Yaşanılan sistemin acımasız ve ahlaksızlığı, sistemin koruyucu organizasyonlarında etkili olanlar tarafından bile dile getiriliyor, IMF direktörü K.Georgieva, "Bu kriz yeni bir gelecek kurmamız gerektiğini gösterdi. Eğitime, sağlık ve sosyal koruma sistemlerine daha çok yatırım yapmamız gerekiyor. " dedi. Georgieva, önümüzdeki dönem para satacağı alanları elini oğuşturarak gösterirken, sistemin çaresizliğini de ortaya koymuş oluyor.

Dünya insanları, yaygınlaşan yeni robotik sistemlerle üretimdeki yeni emeğin öncülüğünde, yeni bir dünya kuracak. Bu karanlık dönem, barıştan yana, doğadan yana, kadını ve çocuğu koruyan, tüm ahlaksızlıklara karşı Cogniterya öncülüğünde kurulacak.

Ülkemiz cogniteryası, kurulacak yeni dünyayı, yakın geçmişte, M. Kemal tarafından kazınmış temellerine oturtacağı için daha şanslı ve öncü olacak.

Sömürüsüz, kültür merkezli tarım ve sanayi üretimi, doğaya saygılı yaşam, kadının ve çocuğun önemsendiği, herkesin işinin ve aşının olduğu yeni dünya.

İçinde yaşadığımız karanlık dönem, yaptığı yıkımlarla son bulacak, acılar yaşayarak, korkmadan ve yılmadan verdiğimiz mücadele bizleri, yolun sonunda doğacak güneşe yaklaştırıyor.

Her zamankinden daha fazla umutlu olmalıyız. Kapitalist emperyalist sistemi savunanlar utanç içinde, çaresizlik içindeler ve hiçbir yeteneklerinin hiçbir insani değerlerinin olmadığı da açığa çıkıyor. Yıkılıyorlar.

Ülkemizdeki siyasetin, sığlığı da bunu çok açık gösteriyor.

Şu sıralar, ülkenin talanını perdelemek için, ekmeği askıya çıkaranlarla, Feto kılıcı ile vuruşanların sahne aldığı son gösterilerden birinin seyircisiyiz. 

                                                              Haluk Ergüven