Muhalefet parti yöneticileri; iktidarın, salgını yönetemediğini, insanların sağlık ve geçim sorunlarını çözemediğini, doğayı ve ülkeyi talan ettiğini, söyleyip duruyor.

Onlar bu sıkıntıları masal gibi anlatıyor ama yurttaşlar bu sıkıntıları zaten bire bir yaşıyor.

Bunları tekrar ederek muhalefet yaptıklarını sanıyorlar.

Talana yağmaya karşı, milyonlara öncülük edip meydanlara çıkaramıyorlar.

Salgın varsa, herkesi 14 gün, eve de kapatamıyorlar.

Neye yaradıkları değil, hiçbirşeye yaramadıkları ortada.

Bir eli yağda bir eli balda, başka olanaklarla desteklenmiş konumunu korumak için günde iki öğün dayağa bile razı olanlar iktidarın ülkeyi yıkma girişimlerine engel olamaz.

Bu ülke herşeyi bilenle, her gün dayak yiyen iki ortağın oyuncağı değildir.

"Böyle bir şey olabilir mi?" Demiyoruz.

O çaresiz soru size ait. Çünkü sizin muhalefetiniz iktidarın çizdiği sınırlar içindedir ve çaresizdir.

İktidarı ile muhalefeti ile sizleri tarihe gömüyoruz.

Ulusun desteğini kaybettiniz, bunu korku ve telaşla görüyorsunuz, Bıden'e sığınma çabanız ondan.

Bırakın Bıden'ı, mezarından kalksa, İnönü bile sizi kurtaramaz.